Devlet ve Hükümet

Devletin bütün unsurlarını bir araya getirerek yapılacak bir tanımlama, devletin ne olduğunu yeterince ifade etmeye yetmez.

Devlet ne sadece ülke ve insan topluluğu ne sadece iktidar ya da siyasal ve hukuki düzen ne de bunların bir toplamı veya sentezidir. Devlet; bunların dışında ve ötesinde, gözle görülemeyen, elle tutulamayan soyut bir kavramdır. Devlet; idari, hukuki ve siyasi kurumların meydana getirdiği bir siyasi bütünden oluşmaktadır. Devlet aynı zamanda, yasama, yürütme ve yargı gibi kuvvetlerin anlamlı bir bütün hâline gelmesidir.

Devlet ve Hükümet
Devlet ve Hükümet

Günümüzde devlet denilince göze çarpan ilk olgu büyük bir olasılıkla kamu hizmetleri olmakta; yani devlet esas olarak toplumda birçok hizmeti (güvenlik, sağlık, eğitim, ulaşım, haberleşme vb.) yerine getiren bir kurum olarak düşünülmektedir. Ancak birtakım hizmetleri yerine getirmesi, devlet kurumunun ayırt edici niteliği olarak düşünülmesini sağlamamaktadır. Devletin en belirleyici özelliği, egemenliği kullanan kurum olmasından kaynaklanmaktadır. Hükümet, yasama organının (meclis) katılımı ve onayı ile tüm bireylerin uymak zorunda oldukları politikaları belirleyen bir toplumu, devleti ya da ulusu yöneten kurumdur. Hükümet, anayasanın kendisine yürütme yetki ve görevi verdiği bakanlar kurulunun diğer adıdır. Bakanlar kurulu, başbakan ve bakanlardan oluşur. Kurulun başkanı aynı zamanda başbakan olarak isimlendirilir.

Ülkemizde milletvekilliği seçimleri dört yılda bir, 550 milletvekilinin halk tarafından seçilmesiyle gerçekleştirilir. En yüksek oy oranına ve dolayısıyla en çok milletvekiline sahip siyasi parti seçimi kazanmış sayılır. Başbakan, cumhurbaşkanınca Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri arasından atanır. Bakanlar Kurulunu oluşturan “bakanlar” ise TBMM üyeleri ya da milletvekili olma özelliklerini taşıyan vatandaşlar arasından başbakan tarafından seçilir ve cumhurbaşkanınca atanır; gerektiğinde başbakanın önerisi üzerine cumhurbaşkanınca görevlerine son verilir. Devlet ve hükümetarasında birliktelik söz konusudur, fakat devlet temel ve kalıcı kurumdur. Hükümetise devletin yönetim gücünü kullanan siyasal iktidardır. Hükümetler bu gücü belirli bir süre içinde kullanırlar. Hükûmetler genel olarak demokratik toplumlarda seçimle iş başına gelirler. Görev süreleri dolduğunda yeniden seçime girerek halkın desteğini isterler.

Hükümetler
Hükümetler

Devlet Ve Hükümet Kavramları Üzerine Bir Değerlendirme

Hükûmet hukuk ve siyaset biliminde biri dar, diğeri geniş anlamda kullanılan ve çeşitli anlamları olan bir kavramdır. Dar anlamda, bir devletin otoriteye ilişkin kuralları uygulayan ve yürütme gücünü temsil eden bakanlar kurulunu ifade eden hükûmet kavramı, geniş anlamda bir devletin yasama, yürütme ve yargı organlarını ve bunlara bağlı olarak devlet yetkisini kullanan tüm devlet organlarını içine alan siyasal yönetim biçimini ifade eder.

Demokratik hükûmet, monarşik hükûmet gibi. Geniş anlamda hükûmet, günlük dilde devlet kavramı ile karıştırılır, zira hükûmet, devlet adı verilen üstün varlığın sahip bulunduğu egemenlik yetkisinin sadece belli bir kısmını kullanan organ olup devletin unsurlarından sadece biridir. Devletin bir organını ifade eden dar anlamdaki hükûmet, bazı farklılıklar olmakla beraber, genellikle devlet başkanı, başbakan, bakanlar kurulu ve bakanlıklardan meydana gelir. Yasama, yürütme ve yargı olmak üzere üçe ayrılan devletin gücünün örgütlenme biçimi, tarihsel ve toplumsal bakımdan farklı nitelikler taşır. Tarihsel bakımdan “kuvvetlerin birliği” ilkesinden “kuvvetlerin ayrılığı” ilkesine doğru bir gelişme gözlenmekte olup çağdaş demokratik sistemler, “kuvvetler ayrılığı” ilkesine göre örgütlenmektedirler. Yasamanın otoriteye ilişkin koyduğu kanun ve kuralları hükûmet, otoriteye ilişkin olarak topluma aktarmakta ve işlerlik kazandırmaktadır.

Kuvvetlerin ayrılma derecesi ve kuvvetler arasındaki ilişkilerin biçimine göre hükûmetler, demokrasilerde “meclis hükûmeti” “başkanlık hükûmeti” ve “parlamenter hükûmet” olmak üzere üçe ayrılır. Belli nispette kuvvetler birliği esasına dayanan meclis hükûmetinde, yasama ve yürütme, halkın temsilcilerinden meydana gelen meclisle toplanmış olup Bakanlar Kurulu, meclis adına yürütme fonksiyonunu yerine getirir. Bu hükûmet sisteminde bakanlar, meclisin memurları durumundadırlar. Türkiye‘ de 1921 ve 1924 Anayasaları, meclis hükûmeti sistemini benimsemişlerdir. Başkanlık sisteminde hükûmeti, halkın seçtiği başkanla, başkanın atadığı yardımcılar oluşturur. Bu sistemde yasama ile yürütme arasında kesin sınırlar konmuştur ve başkan meclise karşı sorumlu değildir. “Parlamenter hükûmet” sisteminde başbakan ve bakanlardan oluşan hükûmet, meclisten bağımsız bir konuma sahip olup meclise karşı sorumludur.

Yorum yapın