Spor Sosyolojisi

Birey ve toplum için yaşamsal bir gereksinim niteliği taşımayan spor iki ya da daha çok sayıda aktör arasında yarışmaya dayalı olarak yapılan bir eylemdir.

Prof. Dr. Kurthan Fişek, sporu şöyle tanımlamıştır. Spor, sporcu açısından kazanmaya dönük teknik ve fiziki bir çaba; izleyen açısından yarışmaya dayalı estetik bir süreç; toplum genelince oluşturulan bütün içinde de yerine göre o toplumun çelişki ve özelliklerini olduğu gibi yansıtan bir ayna (ya da bağımlı değişken), yerine göre onu yönlendirebilen etkili bir amaç ama son tahlilde önemli bir toplumsal kurumdur.

Spor Sosyolojisi
Spor Sosyolojisi

Bu tanım, sporun diğer yönlerini de göz ardı etmeksizin, toplumsal açıdan ele alarak yapılmış en gerçekçi tanımdır. Çünkü spor kendine özgü toplumsal kuralları, değerleri, etkileşim simgeleri ve süreçleriyle canlı bir toplumsal yapıdır. Bu bakımdan spor sosyolojisi, spor olgusunu sosyolojik açıdan inceleyen, spor ve toplumsal yapı arasındaki işlevsel ilişkileri, yapısal değişkenleri çözümlemeye yönelen bilim dalıdır.

Sosyal Yapının Spora Etkileri

  • Sosyal yapı özellikleri, her toplumda kendine özgü spor dallarının doğmasını sağlamıştır. Örneğin Türkiye’de güreş, cirit gibi spor dalları ata sporumuz olarak doğmuştur.
  • Günümüzde evrensel sporda başarı, sosyal yapı gelişmişliğinin göstergesi hâlini alarak toplumları sevince ya da yasa sürükleyebilen bir olgu olmuştur.
  • Sosyal yapı özelliklerinden fiziki yapının gelişmişliği direkt olarak spordaki başarıyı da artırmaktadır. Ekonomik olarak gelişmiş olan ülkelerde spor dallarındaki çeşitlilik artmış ve bu spor dallarında başarıda üst düzeye çıkmıştır.
  • Sosyal yapı özelliklerinden kültürel yapı çağlar boyu bazen sporun gelişiminde olumlu etkiler gösterirken bazen de olumsuz etkiler göstermiştir.
  • Günümüzde spor, Türkiye’de ve bütün dünyada evrensel bir dil niteliği kazanmış, insanların toplumsal yaşamına derinlemesine girmiş ve toplumsal yapıya göre biçimlenmiş bir olgudur.
  • Genç nüfus yoğunluğu gelişmiş ülkeler açısından her zaman avantaj konumunda iken gelişmemiş ülkelerde dezavantaj oluşturmakta, hatta önemli sorunlar yaratmaktadır. Ülke nüfusunun sporda başarılı olabilmesi için genç nüfusun yoğunluk göstermesi tek başına yeterli olmamaktadır. Bir ülkenin genç nüfus potansiyeli o ülkenin sosyal yapısı tarafından da desteklenirse spor altyapısının oluşturulmasında ve uluslararası karşılaşmalarda avantaj sağlayan bir olgu olacaktır.

Yorum yapın